Etiket: Davası

Boşanma davaları, evlilik birliğinin yasal olarak sona erdirilmesi için mahkemelere başvurulan hukuki süreçlerdir. Türkiye'de boşanma davaları, Türk Medeni Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde yürütülmektedir. Boşanma davası açmak isteyen bireylerin, adli tatil dönemlerinde bu işlemi gerçekleştirme konusunda bazı endişeleri olabilir. Bu makalede, ben adlı tatil döneminde boşanma davası açılıp açılamayacağını ve bu süreçte dikkat edilmesi gereken hususları ele alacağız.Adli Tatil Nedir?Adli tatil, mahkemelerin dinlenme dönemleri olarak tanımlanabilir. Her yıl 20 Temmuz günü başlar ve 31 Ağustos günü sona erer. Adli tatilde, kanunun belirlediği belli dava ve işler görülebilir. Adli tatilde görülebilecek işler kanunda aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve delillerin tespiti gibi geçici hukuki korumaHer çeşit nafaka davaları ile soybağı, velayet ve vesayete ilişkin dava veya işlerNüfus kayıtlarının düzeltilmesi işleri ve davalarıHizmet akdi veya iş sözleşmesi .....

Devamı için tıklayın

Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Eşler birbirine sadık kalmak zorundadırlar. Bu genel yükümlülük boşanma davası süreci sona erene ve boşanma kararı kesinlik kazanana kadar devam eder. Yani eşler birbirlerine karşı bir takım evlilik yükümlülüklerini boşanma davası kesinleşinceye kadar yerine getirmeye devam etmek zorundadırlar.  Çok sayıda danışan ve müvekkillerimiz bu konuda farklı yazılar okuduklarını, boşanma davasının açılmasıyla sadakat yükümlülüğünün ortadan kalktığını beyan etmektedirler. Boşanma davasının açılmasıyla sadakat yükümlülüğünün son bulacağına dair yazıların tamamı hatalıdır. Boşanma davası sürerken eşlerin sadakat yükümlülüğü devam eder. Boşanma davası devam derken başka birisiyle görüşmek sadakat yükümlülüğünü ihlal anlamına gelecektir  Boşanma Davası Açıldık.....

Devamı için tıklayın

Evlilik birliğinin sadık kalma yükümlülüğü, evlilik içerisinde eşler arasında karşılıklı olarak beklenen ve yasal olarak korunan bir taahhüttür. Sadakat, evlilik bağlarının sağlam kalması, güvenin korunması ve ortak bir yaşam sürdürme çabalarıyla ilişkilidir. Sadakat yükümlülüğü, evlilik birliğinde ortaya çıkan birçok yasal ve ahlaki sorumluluğun bir parçasıdır. Bu sorumluluklar, evlilik birliğinin bütünlüğünü korumak ve eşler arasında karşılıklı güveni sağlamak için önemlidir. Sadakat, evlilikte güven, saygı ve bağlılık gibi temel değerlerin korunmasını sağlar ve evlilik birliğinin sürdürülebilirliğini destekler. Eşin Sevgilisine Dava Açılır mı?Evlilik dışı ilişkiler, boşanmanın nedenleri arasında sıkça rastlanmaktadır ve oldukça hassas bir konudur. Peki, eşiniz sizi aldattığında hukuki olarak ne yapabilirsiniz? Bu makalede boşanma sürecinde evlilik dışı bir ilişkiye giren üçüncü kişilere karşı tazminat davası açma hakkınız olup olmadığını değerlendireceğiz. E.....

Devamı için tıklayın

Türk Medeni Kanunu; evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabileceğini düzenlemiştir. Bu madde ışığında birliğin temelinden sarsılmasına neden olabilecek sebepler gündeme gelecektir. Yargıtay kararları doğrultusunda genel boşanma sebepleri; eşler arasındaki kültür farklılığı, eşini sevmediğini beyan etme, aşırı derecede kıskançlık, intihara kalkışma, ağır hakaret, darp ve kötü muamele, sürekli olarak kavga etme, cinsel ilişkiden kaçınma, şiddet uygulama, eşini sosyal ortamdan soyutlama olarak özetlenebilir. Bu sebepler dışında her evlilik birliğinin kendine özgü durumları olacağından farklı sebeplerde boşanma davalarına konu olabilecektir.  Bu konuda sıklıkla karşımıza gelen bir soruda 1 Yıl dolmadan çekişmeli boşanma davası açılıp açılamayacağı hususudur. Bir yıllık süre anlaşmalı boşanma davası için söz konusudur. Çekişmeli boşanma davası açılmasında böyle bir süre söz .....

Devamı için tıklayın

Yüksek yargının bildirdiği üzere evlilik insan psikolojisinin bir gereğidir. Hem kadının hem de erkeğin birbirine fizyolojik ve psikolojik olarak ihtiyacı vardır. İhtiyaçlar evlilik kurumunu oluşturmuştur. Bu kapsamda cinsel ilişkinin kurulamaması bir boşanma nedenidir. Eşin ilişkiye girmemesi boşanmak isteyen diğer eş tarafından boşanma nedeni yapılabilmektedir. Cinsel ilişkiden kaçınan eş durumun kanıtlanması halinde haksız bulunacaktır. Evlilikte cinsel ilişki yaşamamak aile mahkemesince kusur nedeni olarak görülecektir. Eşin cinsel ilişkiye girmemesi boşanma düşüncesini ortaya koyacak bu durum eşler arasında geçimsizliğe neden olacaktır. Cinsel ilişki kurmama nedeniyle boşanma evlikte sık rastlanan boşanma nedenleri arasındadır. Eşinin aylarca ilişkiye girmemesi eşler arası iletişim kopukluğu getirebileceği gibi eşin kendisinden tiksindiğini gibi düşüncelerin oluşmasına neden olabilecektir. Eşin cinsel ilişkiden kaçınmasına bağlı boşanma davalarını Yargıtay kara.....

Devamı için tıklayın

Anlaşmalı boşanma davası açıla bilmesi için öncelikle tarafların boşanma ve boşanmanın sonuçları üzerinde anlaşmış olması, başka bir deyişle ortak kararlara varmış olması gerekmektedir.  Uygulamada sıklıkla gördüğümüz sorun, tarafların boşanmanın sonuçları üzerinde anlaşmadan, anlaşmalı boşanma davası açıp, sonuçların mahkeme tarafından düzenleneceğini beklemeleridir. Bu durum mağduriyete neden olacaktır.  Zira anlaşmalı boşanma davasında mahkeme, tarafların bu taleplerini kabul etmeyecektir. Bu nedenle dava açmadan önce boşanma ve boşanmanın sonuçları üzerinde anlaşma sağlanmış olması gerekmektedir.  Boşanmanın sonuçlarına gelecek olur isek öncelikle çocuk var ise çocuğun velayeti hususunda karara varılmalı ve diğer tarafın çocukla olan şahsi ilişkisi düzenlenmelidir. Bu aşamada avukat yardımı etkili olacaktır. Zira çocuk ile kişisel ilişkinin düzenlenmesi hususu profesyonel yardım gerektiren bir durumdur. Çocuğun yaşı, gelişimi, eğitim durumu gibi birçok kıstas değer.....

Devamı için tıklayın

Evlilikleri en az bir yıl sürmüş tarafların boşanma ve sonuçları üzerinde anlaşması halinde açılacak dava, uygulamada anlaşmalı boşanma davası olarak adlandırılmaktadır. Anlaşmalı boşanma davasında taraflar kanunun çizdiği sınırlara bağlı kalmak üzere serbest iradeleriyle boşanma ve sonuçları üzerinde anlaşma sağlayabilmektedirler. Tarafların anlaşmaya varması halinde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.Anlaşmalı Boşanma Davası Çekişmeli Boşanma Davasına Döner Mi?Anlaşmalı boşanma davası kesinleşinceye kadar tarafların söz konusu anlaşmadan vazgeçmesi mümkündür. Anlaşmalı boşanma dava sözleşmesinin imzalanması veya sözleşmeye yönelik duruşmanın yapılmış olması vazgeçmeye engel  teşkil etmemektedir. Vazgeçmedeki temel kıstası davanın kesinleşip, kesinleşmediğidir. Davanı.....

Devamı için tıklayın