Nişanın Bozulmasının Sonuçları

.
Nişanlanma; karşılıklı evlenme vaadi içeren aile hukukuna özgü bir tür sözleşmedir. Nişan sözleşmesi birbiriyle evlenmek isteyen kadın ve erkeğin bu husustaki iradelerini açıklamalarıyla meydana gelir. Taraflar nişanlanma iradelerini şekle bağlı veya üstü örtülü olarak açıklayabilirler. Evlenme vaadi yani nişanlanma yönünde irade beyanı açık olmadığı takdirde hangi sözlerin ve davranışların nişan hususuna delalet edeceği çevrede hâkim olan telakkilere, tarafların kişisel durumlarına ve bağlı oldukları sosyal tabakaya göre belirlenir.


Nişanın diğer ilişkilerden temel farkı, nişan ile evliliğin amaçlanıyor olmasıdır. Yani nişan, evlilik vaadi amacıyla meydana gelir. Bu nedenle nişan olgusundan söz etmek için iki tarafın evlenme vaadini içeren karşılıklı iradelerini açıklanmış olması gerekmektedir.

 

Hukuka uygun tanımıyla meydana gelmiş nişanın bozulması yani taraflardan birinin nişandan dönmesi, başka söyleyişle nişan atması kural olarak belirli hukuki sonuçlarda doğurmaktadır. Şöyle ki;

 

Nişan Hediyelerinin İadesi

 

Nişanlılık evlenme dışında bir nedenden dolayı son bulursa, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki nişan hediyeleri geri istenebilir. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Yani nişan hediyelerinin iadesinde nişanın haklı bir nedenle bozulup bozulmadığının bir önemi yoktur. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir ve nişanın bozulma sebebinde kusur aranmaz yani nişanın bozulma nedenine bakılmayacaktır. 

Alışılmış mutad nişan hediyelerden kasıt; giyilmekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Bu tür nişan hediyelerinin idesi talep edilemeyecektir. Nişan hediyelerinin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir. 

Nişan hediyelerinin mutad sayılabilmesi, yöresel örf ve adete göre verilen hediyelerden olmasının yanında maddi değerinin de günün koşullarına göre fazla olmayan nişan hediyelerden olmasına bağlıdır ve bu da daha çok tarafların mali ve sosyal durumları ile ölçülmelidir. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmektedir.

Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı, kuaför gideri, pasta, meyve suyu vs. gibi) nişan eşyalarının iadesine karar verilemez.

 

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat Talebi

 

Nişan bozulmasından şahsen, fahiş bir surette mutazarrır olan nişanlı diğer taraftan nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat isteyebilmektedir. Terk edilen nişanlının, nişanın bozulmasına bağlı hayal kırıklığı nedeniyle uğradığı elem, şeref ve şöhretin ihlali gibi diğer unsurlarla bir arada gerçekleşmiş olması gerekir. Üzüntü başlı başına nişanın bozulması nedeniyle tazminatı gerektirmez. Çünkü herhangi bir şahsiyet değerinin ihlali ile ilgili değildir. Buna karşın nişanın bozulması terkedilen nişanlının şeref ve haysiyet duygularını ağır şekilde yaralamış, onu çevresine karşı küçük düşürmüş, itibarının zedelenmesine sebebiyet verilmiş ise ancak o zaman nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminata karar verilmelidir. Ayrıca nişanın bozulmasında esas olan haklı bir sebep olmaksızın nişanın bozulması halidir. Yani nişanın bozulması haklı bir nedene dayanıyorsa nişanın bozulmasına bağlı manevi tazminat talebi olmayacaktır. Nişanın bozulmasına bağlı tazminat talebinde bulunacak taraf, nişanın bozulmasına kusuru nedeniyle sebebiyet vermemesi gerekmektedir. Örneğin nişanlanma nedeniyle cinsel birliktelik yaşayan kadın durumun yaratığı sosyal algı veya nişanın bozulması nedeniyle sosyal çevresine karşı yaşadığı mahcubiyet nedenleriyle manevi tazminat talebinde bulunula bilinecektir. Ancak her koşulda talep eden nişanlının, nişanın bozulmasında kusurunun olmaması gerekmektedir.

 

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat Talebi

 

Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen kusur sebebiyle bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde, evlenme amacıyla meydana gelen harcamalar ve katlanılan maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır. Çeyiz harcamaları, oturulacak evin kiralanması, eşya satın alınması, düğün davetiyelerinin bastırılması, gelinlik damatlık masrafları balayı hazırlıklarına ilişkin masraflar bu kapsamda değerlendirilir. Özetle nisanın bozulması nedeniyle istenebilecek tazminat, yalnızca evlenmenin gerçekleşeceği beklentisiyle yapılan harcamaları ve katlanılan maddi fedakarlıkları kapsar. 

 

Nişanın Bozulmasında Haklı Nedenler

 

Nişanın bozulması nedeniyle tazminat ödemekle yükümlü taraf, nişanı haksız yere bozan yada kusuru ile nişanın bozulmasına yol açan taraf için geçerlidir. Nişanın bozulmasında hangi tarafın haklı olduğu taraflar arasındaki ilişkinin niteliği, örf adet hukukuna göre hâkim tarafından belirlenecektir. Uygulamadaki örnekleriyle nişanın bozulmasını gerektirir haklı nedenleri sırlayacak olursak;

 

•          Nişanlılardan birisinin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranması,


•          Önemli bir hastalığın nişanlıdan saklaması,


•          Nişanlılardan birisinin şiddet uygulaması, kötü muamelede bulunması,


•          Nişanlının, geçmişine ilişkin önem arz eden bir durumu saklaması,


•          Nişanlının karşı aile bireylerine karşı kötü muamele içeren davranışlar sergilenmesi,


•          Evlilik birliğinin mutluluk yükümlülüğünü karşılamayacak yeni durumların oluşması,

 

Yukarıda bildirdiğimiz nişanın bozulma nedenleri olayın özeliğine göre değişim göstere bilecektir. Zira nişanın bozulmasına yol açan nedenler taraflar arasındaki ilişkiye göre, yaşanmışlıklara göre değişim gösterebilecektir, durumu nişanın bozulması davasını inceleyen aile mahkemesi hakimi re ’sen değerlendirecektir.

 

 

Nişanın Bozulmasında Anne veya Baba Tazminat Davası Açabilir Mi?

 

Nişanın bozulmasına bağlı olarak manevi tazminat isteme hakkı sadece taraflara aittir. Ancak uygulamada, nişanın bozulmasına bağlı tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana babası veya onlar gibi davranan kimseler ancak nişanlının evleneceği ümidiyle ve onun için yaptıkları masrafları talep edebilirler yani bu kimseler, tazminat istemeye hakkı olan nişanlının evlenmeye hazırlanması adına yaptıkları masraflar karşılığında nişanın bozulması adına tazminat isteyebilirler. Ancak anne veya baba veya onlar gibi davranan kişilerin kendileri için yaptıkları ekonomik masrafları isteyemezler.

Örneğin kızının veya oğlunun evlenecekleri zaman oturacakları evi kiralayan, çeyiz eşyası alan, anne veya baba nişanın bozulması halinde haksızca nişanı bozan taraftan ilgili masrafları talep edebilirler. Ancak nişan nedeniyle aldıkları kıyafetler gibi eskiyen veya tüketilen masraflar nişanın bozulmasında talep edilemez.

 

Nişanın Bozulmasına Bağlı Tazminat Davasında Zamanaşımı Süresi

 

Nişanın bozulmasına dayalı maddi veya manevi tazminat davası, TMK m. 123 uyarınca, nişanın sona ermesinden itibaren 1 yıllık zamanaşımı suresine tabidir. İlgili sürenin aşılması halinde nişanın bozulmasına bağlı tazminat davası açılması mümkün değildir.

 



Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmamış, ilk yorumu siz yazın.

Yorum Yaz